DEM Parti Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, memleketi Kars’ta düzenlenen “Halklar ve İnançlar Buluşması” etkinliğine katılarak önemli açıklamalarda bulundu. Bakırhan, PKK'nın silah bırakmasını ve kendisini feshetmesini tarihi bir adım olarak nitelendirerek, ülkede artık barışın ve demokratik hukukun konuşulması gerektiğinin altını çizdi.
Barış Sürecinin Önemi
Bakırhan, düzenlenen etkinlikte yaptığı konuşmada, PKK'nın silah bırakma kararının Türkiye için bir dönüm noktası olduğunu ifade etti. "Silah devreden çıktı, örgüt kendisini feshetti. Şimdi bu ülkede barışı konuşmanın tam zamanı" diyen Bakırhan, barış sürecinin artık sadece bir hayal değil, somut bir gerçeklik haline geldiğine vurgu yaptı. Etkinlik, sivil toplum örgütü temsilcileri, düşünce liderleri ve vatandaşların katılımıyla gerçekleştirildi. Bu tür buluşmalar, toplumda diyaloğun ve uzlaşmanın artırılması için kritik önemde; çünkü çok kültürlü yapısı ile Kars, farklı inanç ve kimliklerin bir arada yaşamının en güzel örneklerini sunuyor.
Cumhuriyetin Değerlendirilmesi
Bakırhan, Cumhuriyet'in 102. yılına ilişkin görüşlerini de paylaştı. Cumhuriyet ile herhangi bir sorunlarının olmadığını ifade eden Bakırhan, "Biz Cumhuriyetin demokrasi ile buluşmasını istiyoruz. Farklı inançlar ve kimlikler Cumhuriyet içerisinde yer almalıdır. Kimse farklılığı yüzünden dışlanmamalıdır" şeklinde konuştu. Demokrasinin sadece bir yönetim şekli değil, aynı zamanda toplumsal barışın temeli olduğunu da vurguladı. Bakırhan, herkesin eşit haklara sahip olduğu bir toplum için Cumhuriyetin demokratik değerlerinin güçlendirilmesi gerektiğini belirtti.
PKK'nın Harekete Geçişi
PKK'nın silah bırakma sürecine dair değerlendirmelerde bulunan Bakırhan, "Öcalan’ın çağrısıyla PKK'nın kendisini feshetmesi ve Türkiye’ye artık silah çevirmeyeceğini açıklaması çok önemli bir aşamadır. Sorun olarak görülen silah artık devreden çıkmıştır" ifadelerini kullandı. Bu gelişmenin ardından devletin sorumluluğunun arttığını belirten Bakırhan, antidemokratik uygulamalara, tekçi yönetim anlayışına ve ırkçılığa karşı durulması gerektiğini vurguladı. Ülkede kalıcı bir barış ortamının sağlanabilmesi için tüm tarafların barışçıl bir dil kullanması ve uzlaşma yolunu seçmesi gerektiğini dile getirdi.
“Silah artık devre dışı, şiddet ve çatışma sona erdi. Ülkemizin kaynaklarını, bu saatten sonra çatışmalar yerine barış ve hukukun inşasına yönlendirme zamanı gelmiştir. Irkçılık yapanlar için de hayırlı olsun; artık onların elinde kullanacakları bir mazeret kalmadı. Şimdi, demokratik bir anayasayı ve barışa dayalı bir hukuk sistemini kurma dönemindeyiz.”
Ortak Sorumluluk Vurgusu
Bakırhan, devamında yalnızca partileri için değil, Türkiye'nin farklı toplumsal kesimlerinin de sorumluluk taşıdığını dile getirdi. “Bu süreç hepimizin el birliğiyle üstlenmesi gereken bir görevdir. Ülkemizin demokratikleşmesi yolunda atılacak adımlar, bizlerin birlikteliğiyle mümkün olacaktır. Çocuklarımızın geleceği için savaşın değil, barışın hâkim olduğu bir dönemi birlikte inşa etmeliyiz” şeklinde konuştu. Bu sözleriyle, toplumun her kesimine çağrıda bulunan Bakırhan, demokratik değerlerin ve insan haklarının önemine de dikkat çekti. Anayasa çalışmalarında toplumsal uzlaşı ve adaletin sağlanmasının gerekliliğine vurgu yaptı.
Toplantı Detayları
Bakırhan'ın önemli açıklamalarının ardından, toplantının basına kapalı kısmına geçildi. Bu bölümde detaylı tartışmaların yürütüleceği ve parti içindeki farklı görüşlerin ele alınacağı belirtildi. Katılımcılar arasında görüş alışverişinde bulunulduğu ve bu aşamaların, uygulamaya konulacak yeni stratejiler için zemin hazırladığı öğrenildi. Ayrıca, toplantının ana temasının Türkiye'nin siyasi ve sosyal yapısında barışı sağlamaya yönelik adımlar olduğu ifade edildi. Bu süreçte atılacak somut adımların ve yöntemlerin detayları üzerinde durulacağı belirtildi.
