Ünlü Avukat Rezan Epözdemir Hakkında Şok Gelişmeler
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen önemli bir soruşturma sonucunda, ünlü avukat Rezan Epözdemir, "rüşvete aracılık etmek" suçlamasıyla tutuklandı. Gözaltına alınma sürecinin ardından, Epözdemir hakkında rüşvet, casusluk ve FETÖ'ye yardım etme suçlamaları gündeme damgasını vurdu. Bu gelişmeler, Türkiye'nin hukuk dünyasında ve kamuoyunda geniş yankı uyandırdı.
Rezan Epözdemir Neden Gözaltına Alındı?
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, iki ayrı soruşturma kapsamında Rezan Epözdemir'e yönelik olarak "rüşvet", "FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne yardım" ve "siyasal ve askeri casusluk" suçlamalarıyla işlem başlattı. Epözdemir, emniyetteki işlemlerinin ardından İstanbul Adliyesi'ne sevk edilerek savcılık sorgusuna tabi tutuldu. Burada, "rüşvete aracılık etmek" ve "rüşvet almak" suçlamalarıyla tutuklama talebiyle nöbetçi hakimliğe çıkarıldı.
Yurt Dışı Çıkış Yasağı ve Tutuklama Kararı
Savcılığın talep ettiği yurt dışı çıkış yasağı, "devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasal veya askeri casusluk amacıyla temin etme" ve "FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne yardım etme" suçlamaları için istenmişti; ancak bu talep nöbetçi sulh ceza hakimliği tarafından reddedildi. Hakimlik, yalnızca "rüşvete aracılık etmek" suçundan tutuklama kararı aldı.
Tanık İfadesi ve Delil Durumu
Soruşturmanın önemli detaylarından biri, gizlilik kararı bulunan dosyada yer alan tanık A.D.'nin ifadesidir. Tanık, 2021 yılında Rezan Epözdemir'in vekalet ilişkisi bulunmayan bir dosyada başka bir kişiyle birlikte toplamda 150 bin dolar rüşvet aldığını iddia etti. Bu rüşvetin 75 bin dolarlık kısmının tahliye öncesinde, diğer yarısının ise tahliye sonrasında ödendiği öne sürüldü. Ayrıca, dosyada yer alan WhatsApp yazışmalarının, tanığın iddialarını destekler nitelikte olduğu belirtildi. Bu mesajların 7 Temmuz 2021 tarihine ait olduğu ve rüşvetin bu tarihte alındığını gösterdiği ifade edildi.
Sonuç ve Beklentiler
Rezan Epözdemir'in tutuklanması, Türkiye'deki hukuk sisteminin işleyişi ve rüşvetle mücadele konusundaki kararlılığı açısından önemli bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor. Kamuoyunun gözleri, soruşturmanın ilerleyen aşamalarında ortaya çıkacak yeni bilgilere çevrilmişken, avukatın durumu hakkında daha fazla bilgi edinmek için takipte kalınması öneriliyor.
